Kaleardılı Ahmet Babanın yaşadığı başka bir keramet de şöyledir : K. Ahmet Baba askerliğinde bir yüzbaşının maiyetinde seyismiş Yüzbaşı içki içen bir adammış. Saat 12 ye kadar rakı içer, üzerinede 2 bardak çay içer, yatarmış. K.Ahmet Baba bu yüzbaşıyı Sanamerli H. Ahmet Babaya şikayet eder ve "Hacım bu durumdan ben rahatsızım"der. Sanamerli Hacı Ahmet Babada iki tane şeker verir "Götür bunu komutanın içsin" der. K.Ahmet Baba şekerleri Yüzbaşıya götürür. "Yüzbaşım bu şekerleri Sanamerli Hacı Ahmet Baba size hediye gönderdi" der. Yüzbaşı şekerleri alır, öper, hürmetle başına koyar sonrada çekmecesine bırakır. K. Ahmet Baba "Yüzbaşım, bu şekerlerle çay için" der. Yüzbaşı "Yok içmem, içersem, içkimi elimden alır" der. Bir gün K. Ahmet Baba çayı demlemiş ama şeker yok. Yüzbaşısına "Yüzbaşım, Size Sanamerli Hacı Ahmet Baba iki tane şeker göndermişti, onlarla için çayı" der. Komutan şekeri masanın üzerine çıkararak "Ahmet içsekmi, içmesekmi ?" der. K. Ahmet baba "Yüzbaşım ne olacak için" der. Mevsim kış mevsimidir. Yüzbaşı çayı içer içmez, "Haydi kızağı getirin, Sanamere gideceğiz" der. Sanamere giderler, yüzbaşı Sanamerli Hacı Ahmet Babaya intisap eder, bir takım öğütler dinler. Oradan döndükten sonra Yüzbaşıdan içki tamamen gider ve iyi bir derviş olur. Sonrasını K. Ahmet Babadan dinleyelim: "Öyle bir derviş olduki; kışın bulgur, buğday verirdik köylere, yazın köylüler getirir bize verirdi. Köylülerden bir tanesi sabah erkenden gelmişki depo açılınca bulgur, buğday alsın. Kendi kendine demişki : "Gidip bulgur, buğday alıp geleyim sonra yıkanırım. Yüzbaşı o köylünün yüzüne bakıp "Git gusul al öyle gel" der, meğer adam cünüpmüş ve Kırk günde yüzbaşı bu hale vakıf olacak duruma gelmiş.
_________________ Görelim Mevlam neyler neylerse güzel eyler
|